4 Ekim 2012 Perşembe

Sevgili Sonbahar,

Bunca zaman sizi bekledikten sonra hala gelmeyişinizi biraz eksik kalmış hüzünle karşıladığımı ifade etmek isterim. Zira en sevdiğim mevsimsiniz, bunu bilmeyişiniz bile beni şaşırtıyor doğrusu. Her ne kadar bu gecikmede  hoyratça yaşayışımızın  payı olsa da yinede kendinden menkul bir durummuş gibi sizi suçlamaya eğilimliyiz. Ne de olmasa insanız. Kendimizi değil, ötekini suçlama, en kuvvetli savunmamız. Bu artık yazın, gereksiz sıcağın tam da hiçbirşeyin zamanında yetişmediği, hep koşturmak, hep çırpınmak gereken bir dönemde nasıl bıktırıcı olduğunu bilemezsiniz. Yokluğunuzun ruhumuzda yarattığı zedelenmeyi şiddetle yağacak esaslı bir yağmur dışında ne giderebilir ki? Artık özletmeyin, vakit biraz geçmiş olsa da gelin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder