19 Mart 2014 Çarşamba

  Sevgili telve,
Yazmak uzundur beni huzursuz eden bir eyleme dönüştü. Yazılması gerekenler, okunması gerekenler, bir gereklilikler ve yetişitirememekler arasında çırpınıp duruyorum. Zaman başdöndürücü bir hızla gelip geçerken hemde. Dün, tanıştığımız günden beri kendini  küçük erkek kardeşim olduğu zannına kaptıran arkadaşım, yıllar önce yoldan geçerken arkasından baktığımız ve böyle bir arabanın sürücüsü olabilir miyiz ki diye kendi kendimize mırıldandığımız  bir araba ile geldi. "İki hayalim vardı" dedi. "Biri bu arabaya binmek. İkincisi bir kavanoz dolusu jelibom şekerim olması ve her istediğimde kavanoza elimi daldırabilmek. İkisini de gerçekleştirdim."  Hayal ettiği hiçbirşeyi gerçekleştiremeyen biri olarak şaşkınlıkla dinledim. Sonra neyin hayalini kurduğumu düşündüm. Vnf'nin bir cümlesini, "ataletin tanımına dönüşmek". Elimde kalan? dakikaları gözleyerek koşturmak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder